27 Ocak 2015 Salı

FARKINDA MIYIZ? İnsaf KILIÇ Annem Tv Genel Koordinatörü, AGİKAD Başkanı

FARKINDA MIYIZ?
İnsaf KILIÇ
Annem Tv Genel Koordinatörü, AGİKAD Başkanı
Ben de, bir insanım ve de anneyim derken, benim de sorumluluklarım arasında, anneliğin değerini fark etmeye borcum var derken hiç olmazsa aşağıdaki satırların farkındayım.
Bir insanın, annenin önemini anlatmada ne kadar yeterliyim bilemem ama kendi içimdeki ‘ben’e gitmenin bilinciyle, annelerin önemini anlayarak anneye olan borcumuz ve vefamızın farkındayım.
Adımdaki İnsaf’ın sorumluluğuyla, diyorum ki neden yaşantımızı güzelleştirmede, gayretlerimiz dururken başkalarından beklentilerimiz olumsuzluklarla çoğalarak kilitlenir, hesapladık mı?
Yüreğimizdeki sihirli gücü açarak günlük sayfamızı iyileştirmek adına kendimizi sorgulamayı biliyor muyuz? Güzelleşmede başarılı mıyız ve eksik kalan yanlarımızın farkında mıyız?
İnsanın kıymetini bildiğimizin ne kadar farkındayız? Tek tip insan yetiştirmek isterken değerlerimizin hesabını yapamayan bencilliklerimizin uyanması gerektiğinin farkında mıyız? bu konuda iyileşme bekleyenlerin farkında mıyız?
Bizden ilgi bekleyen annelerin ve onların doğurduğu çocukların günlük yaşamında, zeytin ekmekli sofraları hazırlarken imkansızlıklar içerisinde yaşayan çaresiz annelerin farkında mıyız?
Evinde üretim yapabilecek işsizlerin, çaresizlerin, çocuğunun günlük süt ve ekmeğini alabilecek helal kazancı yuvaya değer katarak kazanmak isterken yalvarırcasına bizden ilgi bekleyen, iş bekleyen annelerin farkında mıyız?
Bir STK’lı ve anne olarak, en çok duyduğum sözlerden birisi “Kendi emeğim olan helal kazancımla hayatımı sürdürmek istiyorum, bana imkanlar yaratın” diyenlerin sayısını merak ediyor muyuz? “Benim inancım bana kalsın Allah’la arama girme, Tanrı benim nefesimde, yüreğimde, beni senden iyi tanır” diyenlerin sesini ne kadar ciddiye alıyoruz?
Dünyada çocuğunu ninnilerle büyüten tek toplum, Türk kadını deniliyor. Öyleyse, ninnilerde dualarını tazelerken, imkansızlıklar içerisindeki annenin, biberona süt yerine çay veren yavrusunu doyurduğunu sanan ve iş ararken hangi kapıyı çalabileceğini bilemeyen onurluların, korkularıyla bütünleşen çaresizlerin farkında mıyız?
İmkansızlıklar içerisinde yaşayıp gelecek planı yapmakta zorlanan özellerimiz, bizleri var eden annelerimizin, elini tutup yüreğini ısıtmamız gerektiğinin farkın damıyız?
Uykusuz gecelerini, çaresizlikle yoğuran, sabahın sorunlarını sırtında taşıyan kimsesizlerin farkında mıyız?
Sosyal çalışmalarımızda bizzat tanık olduğum, sorunun ucundan tutarak çare aradığım gerçekte; şiddete uğramış, sırtına bağladığı yavrusunu sorunları gibi taşımaktan yorulan çocuklu annenin örneğinde olduğu gibi, evsiz, işsiz sığınma evinden çıkan günahsız yavruların nasıl yetişeceğini hesaplayamayan annelerin çaresizliğinin ve bu gibi sorunların insana olumsuzlukla döneceğinin, evreni kirleteceğinin, ilgisizlikten dolayı belki de büyüdüğünde bir şiddetçinin daha yetişeceğinin farkında mıyız?
Bu gerçeklerle olumsuzlaşan vicdansız sayısının çoğalma nedenlerini bilirken, çarede yetersiz kaldığımızın farkında mıyız?
0-6 yaş çocuklarına eğitimle verilecek insanlık dersinin eksikliği hesaba katılıyor mu? ‘İnsan Sanatı’nın neresindeyiz ve ‘bu konuya tam olarak hakim miyiz?’ sorunun neresindeyiz.
Şiddet uygulayan bir insanın çocukluğuna inildiğinde, nelerin ihmal edildiğini, neden bu hale geldiğini sorgulamadan, dünya derslerimize eksik çalıştığımızın farkında mıyız?
İnsanlık mağdurlarının nasıl iyileşeceğinin hesabını kimler yaptı? Toplumda, kimler iyilik ve sevgi için uyandırma gayretleri gösteriyor.
Nelerin yoksuluyuz?  Bırakın ülkemizi, dünya bu gibi sorunların ne kadar farkında? Neden acı ile beslenen insan sayısı çok? Hiç düşünüldü mü? Merak ediyorum.
Toplumun büyük kısmı hep sızlanmaktan bahsediyor. Çare aramak için ellerini yüreklerine koyup güçlerini birleştirmiyorlar ve bu durum benim içimi acıtıyor. Birey kendini sorgulamalı. Bana göre mutlaka çözümün bir parçası olmalı. Eksiklerimiz çok da,,,, Biz ne kadar farkındayız?
Diyorum ki!.. Bireylerin iyilik adına başaramayacağı şey yok, yeter ki herkes kendi içindeki vicdana seslenerek, hayatındaki engellere mazeret bulmaktan vazgeçip, iyilik adına yollar bulsun. Değerli, ANNEM TV okuyucuları, kısacası  kendi değerimizi yeniden fark edelim; adaletin, insan yüreğinde yeşermesi en büyük arzumdur.
Öncelikle, tüm duyarlılar başta olmak üzere; sevgiyle, barışla güzel günlerde hayatımızı yeniden kurgulayalım ve mesajımın gerçekleşmesi muradımdır.
Güzellikler sizden ayrılmasın…
Annem Tv Genel Koordinatörü

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder